Gülüş tasarımı dişlerin ağız içindeki pozisyonlarını, büyüklüklerini, dişlerin birbirleri ile ve dudaklar, diş etleri gibi diğer yapılarla olan ilişkilerinin değerlendirilmesi ve sonrasında çeşitli düzenlemeler sayesinde kişiye en uygun gülüşün sunulması için geliştirilmiş bir konsepttir.
Her bir dişin kendine özel bir morfolojisi, boyutu, pozisyonu, açısı ve rengi bulunur. Ağızda gelişim sırasında veya daha sonradan herhangi bir sebeple dişin bu özellikleri doğal olarak sahip olması gereken değerlerden uzaklaşmış olabilir. Bu da kişiyi çiğneme fonksiyonlarında bozukluk, olduğundan daha yaşlı bir görünüm, gülümsemesini saklama isteği, konuşurken dişlerini göstermekten çekinmek gibi fiziksel, psikolojik ve sosyal olarak belki de başta umursanmayacak ancak zamanla hayat kalitesini düşürecek derecede etkiler. Böyle bir durumda öncelikle bu duruma sebep olan etken ortadan kaldırılmalı sonrasında hangi yapıların ve hangi dişlerin en çok bu durumdan etkilendiği belirlenip gerekli düzeltmeler için tedavi planı çıkartılmalıdır.
Gülüş tasarımını alışılagelmiş porselen kaplama, ortodontik tedavi gibi diğer estetik yaklaşımlardan ayıran en önemli şey sadece dişlerin değerlendirilmemesi, aynı zamanda dudak ve diş etleri gibi diğer faktörlerin de hesaba katılarak, hasta hem normal pozisyondayken hem konuşurken hem de gülerken, fonksiyondan ödün vermeden en doğal ve en iyi görünümün elde edilmesidir.
Gülüş tasarımı sadece bir seansta bitirilebilecek kadar basit bir işlem olmayıp, uzun zaman alan, bütünsel ve genellikle multidisipliner bir yaklaşımın benimsenmesinin gerektiği bir tedavidir. Gülüş tasarımında kişinin karakteri, gündelik yaşamı, mesleği, konuşma, mimik ve gülme gibi fonksiyonlar ele alınarak sanatsal bir yaklaşımla bir tasarım yapılmalıdır.
Gülüş tasarımı için hekiminize başvurduğunuzda öncelikle ayrıntılı bir muayene yapılıp, farklı pozisyon ve açılardan fotoğraflar elde edilir. Konvansiyonel ve dijital sistemlerle ağız içi ölçüler alınır. Daha sonra doktorunuz size eksik gördüğü noktaları bildirir ve sizinle birlikte nasıl bir görünüş istediğiniz konusunda karar verir. Bu noktada devreye fotoğraflar ve alınan ölçülerle birlikte oluşturulan modeller girer. Bu görünüşü hem maket üzerinde hem de bilgisayar programı aracılığı ile size gösterir ve tedaviler bittikten sonra nasıl bir görünüm elde edileceğini size sunar. Bu sırada oluşturulan modeller ve tasarımlar mock-up tekniği ile ile hastanın dişlerine dokunulmadan ağıza transfer edilerek finalde nasıl bir görünüşe sahip olunacağı da gösterilebilir. Ayrıca bu sayede hastanın, dişlerin formu hakkında da değişiklikler ve isteklerde bulunabilmesi daha kolay ve sağlıklı olabilmektedir.
Bu aşamaların ardından tedavi planlaması çıkarılır. Bu planlama, yapılan model analizleri ve hastanın görüsleri çerçevesinde hangi dişlere ne tür bir tedavi yapılacağı belirlenir ve hasta onayı alındıktan sonra tedaviye başlanır. Gülüş tasarımında aşağıdaki tedaviler tek başına veya birkaç tedavi seçeneği kombine olarak uygulanabilir:
Geleneksel uygulamalarda seramik uygulanacak dişler ağızda hazırlandıktan sonra ölçüler alınır ve dental seramistlere gönderilerek bir sonuç beklenir. Fakat burada alınacak sonuç dental seramistin hayal gücüne kalır. Çünkü seramistin elinde herhangi referans yoktur. Referanssız hazırlanacak yeni dişlerin hastayı tatmin edecek olması tesadüften ibaret olacaktır. Sonrasında memnun olunmadığı takdirde bu seramikler üzerinde yapılan değişiklikler, uyumlamalar ve ısıl işlemler, bir yerden sonra seramiklerin fiziki yapılarında bozulmalara neden olacaktır.
Bu nedenle dental seramistlerin hastanın yüz şekli, gülüşü, dudak yapısı, gözler, burun, dişlerin ağızdaki duruşu, yumuşak dokuları (dişeti) fotoğraflarla görmesi ve yapılacak işlemin en doğrusunu hekimle analiz etmesi gerekir. Bu referanslarla birlikte hasta istekleri de değerlendirilerek, dijital ortamda hastaya en uygun estetik ve fonksiyonel bir tasarım yapılmalıdır.
Biz Sizi Arayalım